cnc, istanbul, torna, işleme merkezi


Üniversiteler özgürlük istiyor

Yazar aSh

Her türlü güncel ve genel bilgi rafist.com

Üniversitelerde türbanın serbest bırakılmasını öngören anayasa değişikliği teklifini destekleyen akademisyenlerin sayısı 1300’ü buldu

İSTANBUL Milliyet

Üniversitelerde türbanı serbest bırakan anayasa değişikliği teklifine destek veren ve önemli bir bölümünü muhafazakar, liberal ve bazı sol kökenli isimlerin oluşturduğu akademisyenlerin sayısı dün 1300’e ulaştı.

Aralarında Prof. Dr. Eser Karakaş, Prof. Dr. Beril Dedeoğlu, Prof. Dr. Jale Parla, Prof. Dr. Halil Berktay, Prof. Dr. Mete Tunçay, Prof. Dr. Ümit Cizre, Prof. Dr. Elisabeth Özdalga, Prof. Dr. Ali Nesin, Prof. Dr. Mümtaz’er Türköne ve Prof. Dr. Atilla Yayla’nın da aralarında bulunduğu bir grup, “universitedeozgurluk.blogspot.com” adlı web sayfasında yer alan bildiriye imza attı. Bildiriye imza atanların sayısı, dün saat 23.30 itibariyle 1300’e ulaştı. Bildiride şöyle denildi:

http://universitedeozgurluk.blogspot.com/

‘Üniversiteler özgürlükçüdür’

“Öğretim üyeleri olarak bizler kılık-kıyafet konusunda yıllardır uygulanan politikaları ve son günlerde yapılan tartışmaları yakından ve kaygıyla takip ediyoruz. Üniversitelerin düşünce, ifade, din ve inanç özgürlükleri ile eğitim ve öğretim gibi en temel insan hakları karşısında yasakçı değil, özgürlükçü bir tavır alması gereken kurumlar olduğunu düşünüyoruz.

Üniversitelerimizin çağdaş uygar toplumlara yaraşır biçimde, özgürlüklerle ve bilim üretimiyle anılmasını istiyoruz. Her demokratik ülkede olduğu gibi üniversitelerimizde de kılık-kıyafet serbestliğinin; hiçbir din, inanç, düşünce, ırk, grup ve cinsiyet ayrımı yapılmaksızın bütün öğrencilere tanınması gereğine inanıyor, aksi yöndeki tüm düzenleme ve uygulamalara bir an önce son verilmesini talep ediyoruz.”

Demokrat akademisyenler: Bu ayıp ortadan kalksın

Başürtüsü yasağının kaldırılması için akademisyenlerce başlatılan kampanya çığ gibi büyüyor. Özgürlük bildirisine imza atan öğretim üyelerinin sayısı bini aştı.

Bazı öğretim üyelerinin görüşleri şöyle:

Prof. Dr. İsmail Hakkı Ünal (Ankara Üniversitesi): Üniversitelerde başörtüsünün serbest bırakılmasının ardından ‘baskı olur’ tezlerini garip buluyorum. Başörtülü öğrenci diğerine baskı yaparmış. Bu, tamamen uydurmaca. İslam’ın özünde başörtüsü var, ama baskı yok. Başörtüsü serbestliğini istemeyen bazı kesimler üniversitelerde ideolojilerini yaymaya çalışıyor. Diyorlar ki kaos olur. Konu Meclis’te halledilecek ve bu sesler de kesilecek.

Doç. Dr. Bekir Berat Özipek (Gaziosmanpaşa Üniversitesi): Üniversiteler, akademik özgürlüğün güvence altına alındığı ortamdır. Üniversitenin ödevi, kılık kıyafet zabıtalığı yapmak değildir. Başörtüsü yasağı, insan haklarına ve akademik özgürlüğe aykırı olduğu gibi kadınlara yönelik ayrımcılığı da ifade eder.

Prof. Dr. Cem Tezer (ODTÜ): Öğrencilerin yıllardır çektiği ızdırap beni üzüyordu. Bu nedenle meslektaşlarıma katılmak istedim. Öğrenciler okula ve derse giremiyorlardı. Bu yüzden okuldan atılıyorlardı. Hiçbir şekilde tasvip etmiyordum. Bir zulüm olduğunu gördüğüm için bir infiali gösterdim.

Doç. Dr. Mustafa Acar (Kırıkkale Üniversitesi): Yasağın kalkması, hem siyasi hem ekonomik anlamda katkı yapar. Siyasi katkısını, iç huzurun sağlanması, halkla devletin birbiriyle barışması ve istikrarın pekişmesi olarak görüyorum. Ekonomik bakımdan da iktisadi verimliliği ve üretimi artırma olarak görüyorum.

Doç. Dr. Mazhar Bağlı (Dicle Üniversitesi): Bu yasak zaten kanuni değil. O yüzden başörtüsü serbestliğini şiddetle savunuyorum. İsteğim o ki, üniversitelerde bütün yasaklar kalksın. Bugüne kadar türbanlılar her türlü baskıyı gördü. O da devlet erkini arkasına alanlar sayesinde oldu. Söylendiği gibi başörtülülerin baskı yapması söz konusu olmayacaktır.

Milliyet

Bu yazı toplamda 3315, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

Share
Ev ve İş Telefonu Başvurusu Yapmak İçin; Buraya tıklayınız...

CommentYorum