cnc, istanbul, torna, işleme merkezi


“Siyasiler ilahiyet fakültelerine danışmalı”

Yazar jawscod2

Her türlü güncel ve genel bilgi rafist.com

Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, ABD’nin Columbia Üniversitesi’nde The Center For The Study of Democracy, Toleration And Religion (CDTR) ve The Institute For Social and Economic Research and Policy (İSERP) tarafından organize edilen bir konferansa konuşmacı olarak katıldı.

Bardakoğlu, burada yaptığı konuşmada, “Kavga ve dövüşün yoğun olduğu ve değişik yerlerde şiddetin yaygın olduğu şu dönemde, Osmanlının barış içinde birçok dinden ve kültürden insani barış içinde yönetiminde tutması bizler için faydalı bir örnek olabilir.” dedi.

“Geçmişimizden ve Osmanlı’nın farklı kültürlere yaklaşımından istifade edebiliriz.” diye konuşan Bardakoğlu, Osmanlı’nın bu yapısının İslam’ı anlamakla yakından alakalı olduğunu ve Osmanlı uygulamasının temelini İslami kuralların ve yaklaşımların oluşturduğunu söyledi. Bardakoğlu, “İslam’ın temeli ise Kuran ve sünnettir; dolayısıyla İslam bizlere farklı kültürler ve dinler ile barış içinde yaşama yollarını göstermektedir.” dedi.

İslam’ın hiçbir zaman diğer din mensuplarını din değiştirmeye zorlamadığını vurgulayan Diyanet İşleri Başkanı, aksine şahıslara kendi seçimlerini yapma imkanı tanıdığını kaydetti. Bardakoğlu, “Dolayısı ile temeli İslam’a dayanan toplumlar, diğer kültürleri kucaklamış ve barış içinde yaşayabilmiştir.” dedi.

Bardakoğlu, şöyle devam etti: “Osmanlı örneğine bakacak olursak, 20’den fazla etnik ve Müslüman, Hıristiyan ve Yahudilerden oluşan bir yapı. Osmanlı’nın kurduğu ve temeli İslam’a dayanan ‘millet sistemi’ bütün bu farklı yapıyı barış içinde bir arada tutabilmiştir. Millet sistemi, farklı grupları din bağlamında ayırarak yönetimi bu yönde belirlemiştir. 500 yıldan fazla süre İstanbul gibi bir şehirde farklı dinden ve kültürden insanlar beraber yaşayabilmiştir.”

Konuşmasında, Osmanlı’nın sağladığı geniş özgürlükler ve toleransın, bu farklı yapıyı uzun süre bir arada tutabildiğini kaydeden Ali Bardakoğlu, “Bu sistem altında diğer din mensupları kendilerini yabancı hissetmeden ve özgürlükleri kısıtlanmadan toplumun bir parçası olarak hayatlarını idame ettirmişlerdir.” diye ekledi. Bardakoğlu, “Avrupa’da ve Rusya’da Yahudilerin baskı gördüğü bir dönemde Osmanlı’daki Yahudiler özgürlük ve refah içinde yaşamışlardır.” diye vurguladı.

Konuşmasında, Osmanlı sonrasına da değinen Ali Bardakoğlu, “Modern Türkiye’de ise bütün dinlerin mensupları kanun karşısında eşit tutulmuş ve bütün vatandaşlar aynı hükme tabi tutulmuştur.” dedi. Diyanet İşleri Başkanı, vatandaş olan herkesin, hangi kökten ve dinden olursa olsun, eşit hak ve özgürlüğe sahip olduğunu ifade etti. Diyanet’in yetki ve görevlerine de değinen Bardakoğlu, “Diyanet sadece Müslümanlara değil, ülkede yaşayan bütün din mensuplarına hitap eden bir kurum olarak değerlendirilmiştir.” dedi.

“AB, TÜRKİYE’NİN ÜYELİĞİYLE BİR MİLLETLER TOPLULUĞU OLACAKTIR”

Konuşmasında, Avrupa Birliği’ne üyelik konusuna da değinen Bardakoğlu, Diyanet olarak bundan endişe etmediklerini; aksine bunun bir fırsat olduğunu belirtti. Bardakoğlu, Türkiye’nin üyeliğinin hem diğer kültürlere açılmak ve hem de Avrupa’nın monolitik yapısını kırması açısından önemli olduğuna değindi.

“Bir Hıristiyan kulübü olarak nitelenen AB, Türkiye’nin üyeliğiyle bir milletler topluluğu olacaktır.” diyen Diyanet İşleri Başkanı, devletlerin din etrafında gruplaşmasının global barışa katkı sağlamadığını ve dinler arasında muhtemel bir çatışmaya yol açabileceğini vurguladı.

Konuşmasının ilerleyen bölümlerinde kadın haklarına da değinen Bardakoğlu, kadın hakları konusunda çalışmalar yaptıklarını ve bugüne dek dinden görünmesine rağmen esasen dinde olmayan baskı unsurlarının temizlenmesi konusunda çalışma içinde olduklarını belirtti. Bardakoğlu, bu bağlamda, kendi dönemlerinde diyanete kadın müdür yardımcıları atadıklarına işaret etti.

“ALEVİLİĞİ İSLAM’DAN FARKLI BİR DİN GİBİ ALGILAMA YA DA GÖSTERME GAYRETLERİNE KARŞIYIZ”

Ali Bardakoğlu, Diyanet olarak mümkün olduğu kadar fikir ayrılıklarına ve görüş farklılıklarına açık olsalar da, Kuran ve sünnete dayanmayan yaklaşımlara yüz vermediklerini de ifade etti. Bu bağlamda Alevilerin ihtiyaçlarına cevap verme konusuna da değinen Bardakoğlu, Alevilerin kendilerine göre cem evi ve dualarına saygı duymakla beraber, bunun camileri ya da dinin temel direği olan namazın yerini alması fikrine karşı olduklarını belirtti. Diyanet İşleri Başkanı, Aleviliği İslam’dan farklı bir din gibi algılama ya da gösterme gayretlerine karşı olduklarını ifade etti.

“SİYASİLER DİNİ KONULARDA İLAHİYAT FAKÜLTELERİNE DANIŞMALI”

Konuşmasında, ayrıca, siyasilerin din konusunda yaptıkları yorumlara da değinen Bardakoğlu, bunun yanlış olduğunu; siyasilerin de ülkemizde bulunan İlahiyat Fakültelerine ve din bilginlerine danışması gerektiğini kaydetti.

Diyanet’in dış dünyada, Orta Asya, Afrika ve Balkanlar’daki girişimlerinden de bahseden Bardakoğlu, bunu oralardaki ihtiyaca bir cevap ve bu insanların Türkiye olan bakışlarına karşı bir vefa olarak değerlendi. Bardakoğlu, hatta bu girişimlerin, Türkiye’nin güneyinde bulunan ülkelerin bu yenidünyalarda yanlış girişimlerde bulunmasına ve aşırı fikirlerin yayılmasına karşı faydalı olacağını da ifade etti.

Saf ve arı bir şekilde İslam’ı anlamaya çalıştıklarını ifade eden Bardakoğlu, “Bunu hem kendimiz için hem de İslam’ı anlamaya çalışan dış dünya için yapıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Bu yazı toplamda 1404, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

Share
Ev ve İş Telefonu Başvurusu Yapmak İçin; Buraya tıklayınız...

CommentYorum