cnc, istanbul, torna, işleme merkezi


havacılık 2. devrimde kaldı

Yazar Kursat | 26.06.2009 | Kategori Dünya

Güneş enerjisiyle çalışabilen “HB-SIA” adlı prototip uçak, bugün İsviçre’nin Zürih kentinde ilk deneme uçuşunu yapacak… Dünya havacılık tarihinin yeniden yazılmasına neden olabilecek bu uçuş başarılı olursa, çok değil 2011’de geceleri de yol alabilen uçakların önü açılacak

İsviçre’nin Zürih kenti bugün dünya havacılık tarihinin en önemli anlarından birine tanıklık ediyor. “Solar Impulse Projesi” kapsamında yaklaşık 6 yıllık bir çalışmanın ürünü olan ve sadece güneş enerjisi kullanarak çalışabilen “HB-SIA” isimli prototip uçak, ilk deneme uçuşunu bugün yapacak.
70 milyon euro’ya yakın bir bütçeye sahip olan ve Omega, Deutsche Bank ve Solvay gibi dev sponsorları arkasına alan proje ile üretilen uçağın deneme uçuşu, Wright kardeşlerin 1903 yılında ilk uçağı 30 saniye boyunca uçurmayı başardıkları tarihi olaya benzetiliyor ve “dünya havacılık tarihinin yeniden yazılmasına yol açabileceği” yorumları yapılıyor.
Bugünkü ilk deneme uçuşunun başarılı olması halinde projenin bir sonraki aşaması, belirli miktarda enerji depolayabilen ve böylece geceleri de yol alabilen uçağın 2011 yılına kadar inşa edilmesi olacak.

Projede iki Türk de var
İsviçreli iki bilimadamı Andre Borschberg ve Bernard Piccard’ın başında bulunduğu ve 70’i tam zamanlı 300’ü yarı zamanlı olmak üzere toplam 370 mühendisin çalıştığı projede iki de Türk yer alıyor.
Bunlardan biri Borschberg’in eşi Yasemin, diğeri ise kızı olan Ela Borschberg. Lozan Üniversitesi’nde Ekonomi ve İş İdaresi eğitimi gördüğü sırada eşiyle tanışan ve bir süre sonra da evlenen Yasemin Borschberg projede resmi olarak çalışıyor ve Andre Borschberg’in deyimiyle kendisine “dolaylı” olarak yardımcı oluyor.
Çiftin üç çocuğundan biri olan 27 yaşındaki Ela Borschberg ise “Etkinlik Yönetimi Departmanı”nda Proje Koordinatörü olarak görev yapıyor.

Projenin CEO’su Andre Borschberg (en solda) ailesiyle birlikte. Borschberg’in kızı Ela (soldan ikinci) ve eşi Yasemin Borschberg de (en sağda) projede görev aldı.

Bu teknolojiler otomobil endüstrisinde kullanılabilir
Projenin iki CEO’sundan biri Andre Borschberg, tüm dünyadan 280 gazetecinin izleyeceği tanıtım öncesinde Milliyet’in sorularını yanıtladı.
– Güneş enerjisiyle çalışan otomobillerin bile pek rağbet görmediği günümüzde, güneş enerjili uçak yapmak cesaret isteyen bir iş. Projenizin başarısından hiç şüphe ettiğiniz oldu mu?
– Aslında bizim bu projeyi gerçekleştirme nedenimiz, zor olması. Projenin iddialı olduğunu söylemekte haklısınız ve iddialı olduğu için insanlar buna bakıp bizden ilham alabilir. Böylece evlerinde daha iyi ısı yalıtımı yaparak, daha az benzin yakan araçlar kullanarak enerji tüketimlerini azaltabilirler.
– Uçağı inşa ederken önemli teknolojik atılımlar yaptınız. Halihazırdaki güneş panellerinin verimliliğini artırmak ve uçağı inşa etmek için daha hafif materyaller geliştirmek gibi. Bu teknolojiler başka sektörlerde de kullanılabilir mi?
– Kesinlikle. Bunlar örneğin otomobil endüstrisinde kullanılabilirler. Elektrikli araçlar daha hafif yapıldığında, daha az enerji tüketir hale gelecektir.
– Çok güçlü sponsorlarla çalışıyorsunuz. Ancak küresel ısınma ve zararlarının bilimsel gerçek olarak kabul edildiği günümüzde hiçbir hükümetin sizi desteklememiş olmasının nedeni nedir?
– Projede kamu parası kullanmamamızın, ekonomi dünyasının projenin arkasında olduğunu göstermesi bakımından önemli olduğunu düşünüyorum. Enerji tasarrufu sağlayan teknolojileri iş dünyası için ilginç hale getiremezsek, bunlar hiçbir zaman kullanılmayacaktır.
– Bu teknolojiyi ticarileştirmekle ilgili somut çalışmalarınız var mı?
– Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) 2050’ye kadar hava taşımacılığının hiç karbon emisyonuna yol açmadan yapılması hedefini koydu. Boeing ve Airbus gibi firmalar bizim projemizi bu hedefi gerçekleştirmek adına ilk aşama olarak görüyorlar.

İlk prototipin özellikleri:
“Ağırlık bakımından ortalama bir otomobile, kanat genişliği bakımından Airbus A340’a, kanat yükü bakımından bir paraglider’a ve harcadığı enerji tüketimi bakımından da iyi ışıklandırılmış bir Noel ağacına” benzetilen HB-SIA’in teknik özellikleri şöyle:
– Azami uçuş yüksekliği: 8 bin 500 metre
– Ağırlık: 1500 kilogram
– Ortalama hızı: Saatte 70 km
– Kanat genişliği: 61 metre
– Kanat yükü: 8 kg/metrekare
– Motor gücü: 30 kW
– Üretimde kullanılan madde: Karbon fiber
– Pil özellikleri: 400 kilo ağırlığında, Lityum polimer

Bu yazı toplamda 1418, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

Share

Dayak Bile :310 tl

Yazar Kursat | 26.06.2009 | Kategori Dünya

Tahran yönetiminin, başkente çevre kentlerden, Lübnan ve Filistin’den iri yapılı dayak görevlileri getirttiği öne sürüldü. Musevi ile görüşen 70 profesör gözaltına alındı

İran’da resmi kurumların, aşırı muhafazakâr Mahmud Ahmedinecad’ın kazandığını açıkladığı cumhurbaşkanlığı seçimine hile karıştırıldığını savunarak sokaklara dökülen protestocuları dövdürtmek amacıyla başkent Tahran’a çevre illerden “iri yapılı dayak görevlileri” getirttiği iddia edildi.
İngiliz “The Guardian” gazetesinin internetteki sosyal paylaşım siteleri “Facebook” ve “Twitter”da ortaya atılan iddilara dayandırdığı haberine göre, hükümet, İran’ın dışından Lübnan, Filistin gibi yerlerden de “dayakçı” ithal etti. Bir gün için kendilerine 310 TL ödenen bu dayakçılar özel sopalarla donatılarak göstericilerin üzerine sürüldü. Dayak yiyen protestocular, gösterileri engellemek için Besic militanlarının yanında devreye sokulan bu dayak ekiplerinin kendilerini öldüresiye dövdüğünü anlattılar. Tartaklanan protestocular, dayakçılardan bazılarının Farsça bilmediğine dikkat çektiler.

Musevi: Baskı altındayım
İran’da, seçim sonuçlarına itiraz eden cumhurbaşkanı adayı Mir Hüseyin Mu- sevi’nin internet sitesinde 70 üniversite profesörünün gözaltına alındığı duyuruldu. Profesörlerin, Musevi ile önceki gün görüşmelerinin ardından gözaltına alındığı kaydedildi. Mir Hüseyin Musevi ise seçim sonuçlarına itirazını geri çekmesi için baskıya uğradığını bildirdi. Musevi, internet sitesinde yayımlanan açıklamasında, seçim sonuçlarına yönelik protestoların halkın anayasal hakkı olduğunu yineledi.
Halka ulaşmasının “tamamen sınırlandırıldığını” kaydeden Musevi, “Kendisine yönelik son baskıların da sonuçlara itirazını geri çekmesi doğrultusunda olduğunu” ifade etti.

Tepede çatlak
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad, ABD Başkanı Barack Obama’nın, İran’ın iç işlerine karışmamasını istedi. Fars ajansına konuşan Ahmedinecad, “Bay Obama, bunları söyleyerek yanlış yaptı. Bizim merak ettiğimiz, neden böyle bir tuzağa düştüğü ve (ABD’nin eski Başkanı George) Bush’un daha önce söylediği şeyleri söylemesi” dedi. İran medyası, Ahmedinecad’ın seçim zaferini kutlama gecesine davetli 290 milletvekilinden 105’inin katılmadığını haber verdi. BBC, bu durumu İran’ın tepe yönetiminde çatlaklar oluşturduğunu ortaya koyan bir gösterge olarak yorumladı.
Ahmedinecad yanlısı ‘Vatan Emrüz’ adlı gazete, direnişin sembolü haline gelen Nida adlı İranlı kızın, pazar günü sınır dışı edilen BBC muhabiri Jon Leyne tarafından bir kiralık katile öldürttürüldüğünü iddia etti. Gazete, BBC muhabirinin, bunu sırf haber için yaptırdığını öne sürdü.

Protestocuları ‘basın kasabı’ sorgulayacak
İran’da yönetim, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla düzenlenen gösterilere katılan ve gözaltına alınan protestocuların sorgulanması için ülkenin en korkulan savcılarından Said Murtazavi’yi görevlendirdi. 6 yıldır Tahran Başsavcısı olarak görev yapan Murtazavi, bu süre içerisinde İslami rejime muhalefet eden 100’den fazla gazete ve dergi hakkında verdiği kapatma kararı ve onlarca gazetecinin tutuklanması ve işkence görmesindeki rolü nedeniyle ülkesinde “basın kasabı” lakabıyla anılıyor.
Murtazavi, dünya kamuoyu tarafından ilk olarak 2003 yılında gözaltındayken işkenceyle dövülerek öldürülen İran asıllı Kanadalı gazeteci Zehra Kazemi’nin, “kaza sonucu düşüp kafasını vurarak öldüğünü” açıklamasıyla tanınmıştı. Dönemin cumhurbaşkanı yardımcısının, gazetecinin yetkililer tarafından öldürüldüğünü itiraf etmesiyle yalanı ortaya çıkan Murtazavi tepki çekmişti.

Bu yazı toplamda 1506, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

Share

‘Muhalif futbolcular’ cezalandırılmamış

Yazar Kursat | 26.06.2009 | Kategori Dünya

İran Futbol Federasyonu, geçtiğimiz hafta Seul’de oynanan Güney Kore maçında Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad’ı ve seçimleri protesto etmek amacıyla sahaya kollarında yeşil bantlarla çıkan milli takım futbolcularının cezalandırıldığına dair iddiaları yalanladı

Yabancı basının yorumlarını, “yalandan ve zarar verici hareketlerden ibaret” olarak gören Federasyon Başkanı Ali Kafaşin, “Federas-yon, hiçbir futbolcuyu milli takımdan atmamıştır” diye konuştu. Yeşil, İran’ın reformcu adayı Mir Hüseyin Musevi’yi temsil ediyor.

Bu yazı toplamda 7208, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

Share

Facebook da mı kapatılsaydı?

Yazar Kursat | 25.06.2009 | Kategori Dünya, Gündem

Facebook da mı kapatılsaydı?
TİB Başkanı görevini kötüye mi kullandı, Facebook’a erişimi engellemeli miydi?

Youtube’un ardından az kalsın Facebook’a erişim de engellenecekti.. CHP’li Kılıçdaroğlu’nun yerel seçimler öncesinde “Kılıçdaroğlu PKK’lıdır” isimli grup kurulan Facebook’a açtığı davada erişimi engelleme kararı çıktı. Mahkeme öncelikle grubun sayfasına, olmadığı takdirde Facebook’a erişimin engellenmesini talep etti ancak site içeriğine müdahale TİB’in yetkisinde olmadığından, Facebook’un tamamını kapsayan bir karar vermesi gereken Fethi Şimşek’in yanıtı “Erişimi engelleyemem” şeklinde oldu. devamı »

Bu yazı toplamda 2535, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

Share

2009 Açıköğretim Aöf Ara Sınavı Soruları Sonuçları Açıklandı

Yazar Kursat | 06.06.2009 | Kategori Dünya, Eğitim, Gündem

 

2009 Açık Öğretim Ara Sınavı sonuçları açıklandı. Sınav sonucunu öğrenmek isteyen arkadaşlar aşağıdan sonuçlara ulaşabilir.

2009 AÖF Sınav Sonuçları

Ancak şuan aşırı bir yoğunluk olduğu için siteye erişildiğinde Service Unavailablehatası alınıyor. Bir süre sonra yoğunluk azalacaktır, daha sonra tekrar erişmeyi deneyebilirsiniz :)

Bu yazı toplamda 1723, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

Share

2009 Son Tek Sınavlı ÖSS Ve Yeni İki Sınavlı Sistem

Yazar Kursat | 06.06.2009 | Kategori Dünya, Eğitim, Gündem

Yükseköğretim Kurulu (YÖK), 2010 yılında yapılacak olan Öğrenci Seçme Sınavı’nın (ÖSS) iki aşamalı olacağını açıkladı.

YÖK Genel Kurulu toplantısı sona erdi. YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan başkanlığında yapılan toplantının ardından yazılı bir açıklama yapıldı.

Açıklamada, ortaöğretimden yükseköğretime geçişte iki aşamalı sınav yapılacağı belirtilerek, sınavın birinci aşamasının Yükseköğretime Geçiş Sınavı olarak adlandırılan ortak ve tek bir sınav olacağı ikinci aşamasının da Lisans Yerleştirme Sınavları olarak adlandırılan 5 sınavdan oluşacağı belirtildi.

Yükseköğretime Geçiş Sınavı’na orta öğretimi başarıyla tamamlayan ve yükseköğrenim görmek isteyen kişilerin tabi tutulacağı, yükseköğretime geçiş için yeterliği ölçen bir sınav olduğu kaydedilen açıklamada bu sınavın adayların açıköğretim programları ile örgün ön lisans programlarına yerleştirilmesinde esas alınacak olan başarı puanını, lisans programlarına yerleştirilebilmesi için yapılacak Lisans Yerleştirme Sınavlarına girebilmeleri için aranan asgari başarı puanını belirleyeceği bildirildi. devamı »

Bu yazı toplamda 1600, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

Share

Gebelik Ve Troid Hastalıkları

Yazar admin | 10.05.2009 | Kategori Dünya, Sağlık, Yaşam

Üreme çağındaki kadınlarda ikinci sıklıkta görülen endokrinolojik bozukluk tirod hormon bozukluklarıdır.
Tiroid bezinde hormon üretim ve salgılanması beyinde hipotalamustan salgılanan TRH ve hipofizden salgılanan TSH adlı hormonların kontrolü altındadır. Normalde dolaşımdaki tiroid hormonlarının % 99u TBG, albumin ve prealbumin adı verilen proteinlere bağlı olup, sadece % 1i serbest ve aktif haldedir. Tiroid hormon üretinin normal olarak gerçekleşebilmesi için yeterli miktarda iyot alınması gereklidir. Gebelik sırasında tiroid hormonların bağlayan TBG proteinindeki artmaya bağlı olarak dolaşımdaki serbest T3 ve T4 hormonları azalır. Ayrıca gebelik hormonu olan hCGnin artması hipofizi baskılayarak gebeliğin 8-14. haftalarında TSH düzeyinin azalmasına neden olur. Ayrıca plazma iyodid konsantrasyonu bebeğinde iyodu kullanmasından dolayı bir azalma meydana gelir. Bu nedenle gebelik sırasında günde 200 mikrogram iyot alınması önerilmektedir (normalde 150 mikrogram). Gebelik sırasında görülen bir diğer değişiklik ise tiroid bezi boyutunun %15 oranında artmasıdır. devamı »

Bu yazı toplamda 1723, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

Share

Merakla beklenen otomobil gün yüzüne çıktı

Yazar Salih | 22.04.2009 | Kategori Dünya, Gündem

Merakla beklenen spor model Lotus Evora’nın yeni fotoğrafları yayınlandı.

Uzun bir aradan sonra 2009 yılında araba üretecek olan Lotus Evora’da lüks deri döşemeler, dokunmatik LCD ekranlı navigasyon sistemi, iPod bağlantı noktaları ve bluetooth bulunuyor. Tasarımda ise kısa bagaj kapağı ve aşağı doğru eğimli burun kısmı, güçlü omuz çizgisi, geniş arka tekerlek akslarıyla son derece agresif görünen Evora, bu çizgisi ile dört kişilikten çok iki kişilik bir otomobili anımsatıyor. 2+2 oturma düzenine sahip olan Lotus Evora’nın tamamen şasisi alüminyumdan üretilirken süspansiyonlarıda hafif alüminyum kaplanmış. devamı »

Bu yazı toplamda 1514, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

Share

Çin Seddi’nin Şaşırtan Gerçeği

Yazar Salih | 20.04.2009 | Kategori Dünya

Çin Seddi'nin şaşırtan gerçeğiBU ZAMANA KADAR YANLIŞ BİLİNMİŞ !
Dünyanın yedi harikası arasında gösterilen ve uzaydan çıplak gözle görüldüğü iddia edilen Çin Seddi’nin uzunluğunun 6 bin 300 değil, 8 bin 851,8 kilometre olduğu bildirildi.

Çin devlet medyasının haberine göre, Çin Kültürel Miraslar İdaresi ile Devlet Haritacılık Bürosu iki yıl süren ortak araştırmasını açıkladı. Buna göre 1368-1644 yılları arasında hüküm süren Ming hanedanı döneminde seddin uzunluğu tahmin edilen 6 bin 300 kilometreden 2 bin 551,8 kilometre daha uzun olduğu anlaşıldı. Ancak seddin uzunluğu konusunda hala ortak bir kanıya varılmış değil. Yapımına M.Ö 259-210 yılları arasında yaşayan ve Çin’i birleştirerek yeni bir imparatorluk kuran Qin Shihuang (yada Shi Huang Di) döneminde başlanan Çin Seddi, Qin’den sonra gelen hanedanlıklar tarafından yapımına devam edildi. Eğer farklı hanedanlıklar tarafından yapılan duvarların hepsi hesaplandığında seddin uzunluğu 50 bin kilometreyi geçiyor. devamı »

Bu yazı toplamda 3166, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

Share

İtalya’daki Depremi Önceden Haber Verdiğini İddia Etti

Yazar Salih | 07.04.2009 | Kategori Dünya, Gündem

Depremi bildiğini iddia etti, başı dertte !Depremi bildiğini iddia etti, başı dertte !
İtalyan bir araştırmacı ülkenin orta kesimlerinde önceki gün meydana gelen depremi önceden tahmin ettiğini ancak yetkililer tarafından susturulduğunu iddia etti

Resmi RAİ televizyonuna konuşan laboratuvar teknisyeni Giampaolo Giuliani, kendi geliştirdiği, yeryüzünün yaydığı radon gazının miktarını ölçen cihaz sayesinde depremi önceden tahmin ettiğini belirtti. Giuliani, birkaç gündür, bilgisayarındaki radon gazıyla ilgili verileri gördüğünde ve bunun depremin işareti olduğunu anladığında dehşete düştüğünü anlattı.

Yetkilileri bu konuda uyardığını anlatan Giuliani, ancak halkı paniğe sevk ettiği gerekçesiyle savcılar tarafından kovuşturmaya uğradığını söyledi. Basında çıkan haberlerde, internette yayımladığı uyarıları geri çekmeye zorlanan Guiliani’nin şimdi özür beklediği kaydedildi. devamı »

Bu yazı toplamda 1910, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

Share