cnc, istanbul, torna, işleme merkezi


Fenerbahçe: 2 – Galatasaray: 0

Yazar admin | 09.12.2007 | Kategori Spor

Stat: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
Hakemler: Fırat Aydunus xxx, Serkan Ok xxx, Tarık Ongun xxx
Fenerbahçe: Volkan Demirel xxx, Gökhan xxx, Lugano xxx, Edu xxx, Roberto Carlos xxx (Dk. 90 Kazım ?), Deivid xxx, Aurelio xxx, Selçuk xxx, Uğur xx (Dk. 46 Vederson xx), Alex xxx, Semih xxx (Dk. 72 Kezman xx)
Galatasaray: Orkun xx, Uğur x, Song xx, Servet xx, Volkan x (Dk. 63 Ümit x), Sabri xx, Barış xx (Dk. 84 Mehmet Topal ?), Arda xx (Dk. 74 Hakan Şükür x), Hakan Balta xx, Serkan x, Nonda x
Goller: Dk. 5 Semih, Dk. 56 Deivid (Fenerbahçe)
Sarı kartlar: Dk. 23 Uğur, Dk. 34 Semih, Dk. 66 Deivid, Dk. 90 Edu (Fenerbahçe), Dk. 53 Song, Dk. 55 Volkan, Dk. 68 Arda (Galatasaray)
Kırmızı kart: Dk. 78 Deivid (Fenerbahçe)

5. dakikada orta sahadan atılan uzun topu karşılamak isteyen Servet’in kafa vuruşunda top Alex’in önünde kaldı. Brezilyalı futbolcunun aşırtma pasında sağdan ceza alanına girip topla buluşan Semih, kaleci Orkun’un altından meşin yuvarlağı filelere gönderdi: 1-0

15. dakikada Barış’ın ceza alanı dışından şutunda, kaleci Volkan Demirel topu kontrol etti.17. dakikada Volkan’ın ceza alanı dışından sert şutunda, penaltı noktası üzerinde Nonda’nın topa dokunamaması nedeniyle meşin yuvarlak auta çıktı.

21. dakikada Semih ile yaptığı ver-kaçın ardından sağdan ceza alanına giren Gökhan’ın şutunda, meşin yuvarlak kaleci Orkun’un ellerine çarparak üstten kornere gitti.

26. dakikada Roberto Carlos’un ceza alanı dışından sert şutunda, kaleci Orkun topu kornere çeldi. devamı »

Bu yazı toplamda 1787, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

Share

Gül’den Bayburt’a sürpriz

Yazar admin | 09.12.2007 | Kategori Kültür - Sanat

İki ay kadar önce Türk Kızılayı Yönetim Kurulu’nun, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü ziyaretinde, Ercan Saatçi’nin anlattığı ‘Bayburt Bayburt olalı böyle zulüm görmedi’ fıkrası gülümsemelere yol aşmış ve Saatçi esprili bir şekilde, bu zulme son vermek için Gül’e, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasının Bayburt’ta konser vermesini teklif emişti.

Geçtiğimiz hafta sonu Cumhurbaşkanlığı Özel Kalemi, Ercan Saatçi’yi arayarak, Cumhurbaşkanı Gül’ün bu konseri takvimine alacağını bildirdi. Ancak sanılanın aksine, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, Cumhurbaşkanlığı’na değil Kültür Bakanlığı’na bağlı olduğundan, konuyla ilgili izin alınması gerekiyordu. Cumhurbaşkanlığı, Kültür Bakanlığı’ndan gerekli izinleri alarak, önümüzdeki aylarda Bayburt Kültür Merkezi’nde verilecek konser için ilk adımı atmış oldu. FIKRANIN SONU FARKLI Bu arada Bayburt Valisi Musa Küçükkurt da, Cumhurbaşkanlığı’nı arayarak, Saatçi’nin anlattığı fıkranın sonunun farklı olduğunu iletti. Vali Küçükkurt’un aktardığına göre, fıkrada, Bayburt’a gelen bir senfoni orkestrasının konserinden sonra, bir Bayburtluya sorulan “Konseri nasıl buldunuz?” sorusuna verilen “Bayburt Bayburt olalı böyle zulüm görmedi” cevabı, aslında fıkranın sonu değilmiş. Bayburtlu neden böyle düşündüğünü de eklemiş; “Fa yerine sürekli Fa Diyez basıyorlar”. Cumhurbaşkanı Gül de, kendisine iletilen fıkranın son bölümüne hayli gülmüş. Bayburt’ta düzenlenecek Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orestrası konserine, Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Doğan, Bedrettin Dalan, Dr. Eser Alptekin, Prof. Hüsamettin Koçak, Doç. Nusret Parıldar, Suat Müftüoğlu’nun da aralarında bulunduğu birçok saygın işadamı, öğretim üyesi ve sanatçı da davet edilecek. İşte Saatçi’nin anlattığı fıkra

BİR gün Bayburt’a bir senfoni orkestrası gelir. Ve tüm Bayburt halkı bu konseri izlemek için davetlidir. Konseri merak eden Bayburtlular salonu hınca hınç doldurur. Konser sonunda bir gazeteci, Bayburtlu bir vatandaşa senfoni konserini nasıl bulduğunu sorar. Bayburt’lu cevap verir; “Bayburt Bayburt olalı böyle zulüm görmedi.”

Kaynak:Hürriyet

Bu yazı toplamda 3758, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

Share

Facebook rüyası kabus oldu

Yazar admin | 08.12.2007 | Kategori Teknoloji

Sitede kan davalısına yakalanan ya da eski sevgilisi tarafından fotoğrafı yayınlanan çok sayıda mağdur, soluğu savcılıkta alıyor


Facebook Türkiye’de duvara çarptı. Eski arkadaşlara ulaşmak ya da yeni arkadaşlar edinmek için kurgulanan site, kan davalısını arayanların, eski sevgilisinden intikam almak isteyenlerin ve dolandırıcıların buluşma merkezi haline geldi. Siteye üye olan kullanıcılar,

kişisel güvenlikleri açısından yapılan risk uyarılarının ne kadar gerçek olduğunu yaşanan olumsuz örneklerle bir bir görmeye başladı. İlk mağdurlar, polise sığındı. 112 facebook mağdurunun kimisi eski sevgilisinden, kimisi adını kullanan kişilerden, kimisi fotoğrafının başkalarınca kullandığından, kimisi ise kimlik bilgilerinin çalındığını gerekçe göstererek savcılığa şikayette bulundu.

“Ama ileride nefret edeceğim bi yere dönüşcek gibi de duruyo ne yalan söyliim.” Facebook’ta yer alan bu sözler, genç bir kızın itirafı. Tüm dünyada 54 milyon kullanıcısı bulunan site, bir sosyal ağ web sitesi olarak tasarlanmıştı. Ancak bu iyi niyetli girişim Türkiye’de ters tepti. devamı »

Bu yazı toplamda 8089, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

Share

Yazın verdiğiniz kiloları kışın almayın!

Yazar admin | 08.12.2007 | Kategori Sağlık

Uzmanlar yaz aylarında verilen kiloların kışın gelmesiyle birlikte yeniden alındığını belirtiyor.

Yaz aylarında verilen kiloların kışın gelmesiyle birlikte yeniden alındığını belirten uzmanlar, kış aylarının daha hareketsiz geçirilmesi nedeniyle kilo alımına karşın dengeli beslenmeyi öneriyor.

Özel Bahar Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Ruhan Süme, dönemsel olarak sağlıklı beslenmeden öte, yeterli ve dengeli beslenmenin çok önemli olduğunu belirtiyor.

Bu sayede, her türlü vitamin ve mineralini yeterli miktarda alınacağı için güçsüz, halsiz, mutsuz olma gibi endişelerin ortadan kalkacağını kaydeden Süme, kış ayları ile birlikte enfeksiyonlara yakalanma riskinin de ortadan kalkmış olacağının altını çizdi.

Hastalıklardan korunmak ve bağışıklık sistemini korumak adına yeterli ve dengeli beslenmenin kış aylarında daha da önem kazandığını belirten Söme, şöyle devam etti: “Bunun yanında kış ayları ile birlikte soğuktan korunmak adına evde veya kapalı yerlerde hareketsiz geçirilen zaman artar, bunun yanında soğuk hava metabolizma hızını az da olsa arttırır ve kişi enerji ihtiyacını sağlayabilmek adına daha fazla yeme isteği duyabilir. Bu istek karbonhidrat ve yağdan zengin besinlerle giderildiğinde kilo artışı görülmektedir. devamı »

Bu yazı toplamda 6498, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

Share

Gel de gülme bunlara

Yazar Barbaros | 08.12.2007 | Kategori Eğlence

Yurdum insanı, yine yaratıcı zekasını konuşturmuş… Güldüren tabelalar, afişler ve araç yazıları…

 

 

Bu yazı toplamda 5932, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

Share

Türk okullarını örnek alıyoruz

Yazar admin | 08.12.2007 | Kategori Eğitim

Eğitim alanında ortak çalışmalar yürütmek amacıyla iyi niyet mektubu imzalayan iki bakan Türk okullarını öve öve bitiremedi.

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Endonezya’daki Türk okullarının iki ülke arasındaki kaynaşmada büyük rol oynadığını ifade etti. Endonezya Milli Eğitim Bakanı Bambang Sudibyo da, “Ülkemizde bulunan Türk okullarını kendimize örnek alıyoruz, gerçekten de eğitim açısından dünyaya örnek teşkil etmekteler.” dedi.

Bakan Çelik ile Endonezya Milli Eğitim Bakanı Bambang Sudibyo arasında eğitim alanında ortak çalışmalar yürütmek amacıyla iyi niyet mektubu imzalandı. Beykoz’da bulunan Sabancı Öğretmen Evi’nde gerçekleştirilen anlaşma öncesi iki Bakan birbirlerine hediye verdi.

Endonezya ile Türkiye arasında İlköğretim’den Yüksek Öğretim’e kadar birçok eğitim alanında işbirliği ve ortak çalışmayı içeren anlaşma kapsamında Endonezyalı 60 okul müdürü Türkiye’deki eğitim sistemi hakkında 1 haftalık seminere katılacak. Bakanlar daha önce Ankara’da bir araya geldikleri görüşmede seminerle ilgili karar almıştı.

Anlaşma öncesi basın mensuplarına açıklamada bulunan Bakan Çelik, yapılan anlaşmanın eğitimin her dalını içerdiğini ve karşılıklı bilgi alışverişinde bulunacaklarını ifade etti. Endonezya’da bulunan Türk okullarının önemine değinen Bakan Çelik, “Türk müteşebbislerin Endonezya’da açtığı Türk okulların iki ülke insanın bütünleşmesi açısından oldukça önemli bir rol oynuyor.” dedi.

Eğitimcilerin anlaşma kapsamında Türkiye’deki okulları gezdiklerini belirten Bakan Çelik, “Endonezya’dan yetkililer Türkiye’deki eğitim sistemi ile ilgili konferanslara katılmaktadır ve okullarımızı gezmektedir. Biz de bu ziyarete karşılık olarak Endonezya’ya gitmeyi düşünüyoruz. Bu ülke ile eskiye dayanan bağlarımız var. Ta Osmanlı’dan bu yana. Tsunami sonrası dostluğumuz daha da pekişti. Bölgeye ilk giden ülke olduk. Yapılan anlaşma iki ülke için hayırlı olsun.” şeklinde konuştu.

Endonezya Milli Eğitim Bakanı Bambang Sudibyo ise, birçok Avrupa ülkesi ile eğitim alanında işbirliği yaptıklarını; ancak Türkiye’nin yerinin başka olduğunu ifade etti. Bakan Sudibyo, “Ülkemizde bulunan Türk okullarını kendimize örnek alıyoruz, gerçekten de eğitim açısından dünyaya örnek teşkil etmekteler.” diye konuştu.

İmzaların atılmasının ardından Bakan Çelik, Endonezyalı Bakan Sudibyo’ya öğretmen evinin penceresinden Boğaz manzarasını seyrettirdi.

CİHAN

Bu yazı toplamda 4893, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

Share

Beyaz Melek gişe rekoruna koşuyor

Yazar admin | 08.12.2007 | Kategori Kültür - Sanat

Mahsun Kırmızıgül’ün yönettiği ve başrolünü üstlendiği ”Beyaz Melek” isimli film izleyici rekoruna gidiyor.

Yapım, 20 günde 970 bin seyirciyi sinema salonlarına çekti.

16 Kasımda 165’i Türkiye, 60’ı yurt dışında olmak üzere 225 kopyayla 260 salonda gösterime giren ”Beyaz Melek”e izleyi ilgisi sürüyor.

Gösterime girdiği tarihten bu yana 20 günde 970 bin izleyiciye ulaşan film, Avrupa gösterimlerinde de 150 bin seyirci topladı.

Filmin tanıtımını üstlenen Deep İletişim’in Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Filiz Öcal, yapımın gösterime girmesinden önce yüksek izleyici beklentileri bulunduğunu ve bunun elde edildiğini söyledi.

Filmin Almanya, İngiltere, Avusturya, Hollanda, Belçika, İsviçre, Danimarka ve Fransa’da 60 kopyayla gösterimde bulunduğunu ifade eden Öcal, ”Şimdi de film Arap ülkelerinden isteniyor. Gösterim tarihine yapımcılar karar verecek” dedi.

Seyircinin ilgisinin süreceğine inandıklarını dile getiren Öcal, ”Bu rakam, bizim beklentimizin çok üstünde değil. Filme çok güvendiğimiz için aslında bekliyorduk. Şimdi de artarak devam ediyor, çok memnunuz” dedi. Öcal, filmin Arap ülkelerinin yanı sıra İran ve Azerbaycan’da da gösterime girmesinin planlandığını kaydetti.

BEYAZ MELEK…

Mahsun Kırmızıgül’ün ilk yönetmenlik denemesi olan ”Beyaz Melek” adlı filmde başarılı sanatçılardan oluşan bir kadro görev alıyor.

Filmde, Mahsun Kırmızıgül, Sarp Apak, Ali Sürmeli, Arif Erkin, Bilge Zobu, Cihat Tamer, Cezmi Baskın, Deniz Oral, Emel Sayın, Erol Demiröz, Erol Günaydın, Fadik Sevin Atasoy, Fırat Danış, Gazanfer Özcan, Hüseyin Avni Danyal, İlkay Saran, Lale Belkıs, Necmi Yapıcı, Nejat Uygur, Nurşin Demir, Salih Kalyon, Suna Selen, Tanju Tuncel, Toron Karaca, Tomris Oğuzalp, Yağmur Dilan Bozacı, Yavuz Bingöl, Yıldız Kenter ve Zeynep Tokuş rol alıyor.

Bir grup insanın hayata ve birbirlerine duyduğu aşk ve sevginin anlatıldığı filmin yedi hafta süren çekimleri, İstanbul, Adapazarı, Tuz Gölü ve Diyarbakır’da gerçekleştirildi. Filmde, olaylar şöyle gelişiyor:

Ali (Mahsun Kırmızıgül) ve Reşat (Sarp Apak), beyin kanseri olan babaları Ahmet’i (Arif Erkin) kemoterapi görmesi için İstanbul’a getirmiştir. Ahmet ağır tedaviye daha fazla katlanmak istemediğinden hastaneden kaçar. Oğulları peşine düşer ancak Ahmet onlardan kaçmayı başarır. Kaçarken kendini bir huzurevinde bulur. Huzurevi sakinleri, Ahmet’in çocukları tarafından terk edildiğini sandıkları için orada kalması konusunda ısrar ederler. Zorlukla konuşabilen Ahmet durumu kabullenir. Ali ve Reşat, Ahmet’i huzurevinde bulurlar. Ama mutlu göründüğü için bir süre orada kalmasına ses çıkarmazlar. Babalarının son günlerini mutlu geçirmesi, belki hiç işe yaramayacak ama çok acı verebilecek bir tedaviden daha önemlidir. Huzurevi sakinlerinin her birinin kendi hikayeleri ve dramları vardır. Ahmet, bunları öğrendikçe onlara daha yakınlaşıp her birini tek tek çok sever.

Ahmet’in misafir olduğu günün hemen ertesinde huzurevi sakinlerinden Yaşar Hoca (Bilge Zobu) ve Nebahat (Lale Belkıs) evlenecektir. Bu insanları çabucak benimseyen Ahmet, düğün masraflarını karşılamak ister. El birliğiyle güzel bir düğün yaparlar. Bununla yetinmeyen Ahmet, çiçeği burnunda çifti balayı için Diyarbakır’daki köyüne davet eder. Üstelik diğer huzurevi sakinleri de bu geziye davetlidir. Belki geriye kalan yıllarında böyle bir fırsatı bir daha yakalayamayacak olan bu yaşlı insanlar, teklifi coşkuyla kabul ederler. Hep beraber kiraladıkları bir minibüsle yola çıkarlar. Ancak yolculukları hiç sakin geçmez. Onlar için asıl macera bu yolculukla başlayacaktır.

AA

Bu yazı toplamda 2730, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

Share

Çocukları kanserden koruyacak 10 öneri

Yazar admin | 08.12.2007 | Kategori Sağlık

Gündelik hayatta küçük önlemler alarak çocuğunuzu kanserden korumanız mümkün.Hamileyken ve sonrasında yanında sigara içmeyerek, kanserojen maddelerden ve radyasyondan kaçınarak, fast food beslenmeden koruyarak, spor yaptırarak ve aşılarını ihmal etmeyerek kanser riskini azaltabilirsinizProf. Dr. Murat Tuncer; mükemmel anne baba olmak isteyen aileler için hazırladığı ‘Çocuk Sağlığı Rehberi’ adlı kitabında yer alan önerileri anlattı. Sağlık Bakanlığı Kanser Daire Başkanı da olan Prof. Dr. Tuncer, çocuklarınızı kanserden koruyacak 10 altın öneride bulundu:

1- SİGARA VE ALKOL: Türkiye’de her iki çocuktan biri sigarayla etkilenecek şekilde karşılaşıyor. Sigara; tüm kanserlerin üçte birinden ve akciğer kanserlerinin de yüzde 90’ından sorumlu. Evde sigara içen birinin varlığı ya da annenin sigara içmiş olması çocuklardaki lösemi ihtimalini üç kat artırıyor. Özellikle hamilelik döneminde alkol alan annelerin çocuklarında kanser riski artıyor.

2- ÇEVRE KANSEROJENLERİ: Çevremizde farkında olmadan karşılaştığımız birçok kanserojen, yani kansere neden olan madde var. Örneğin; asbest, erionit içeren ev yapımı malzemeler ve toprak, ağır metal üreten fabrika artıkları, arsenik, PVC kesimi yapılan fabrikalar, elektromanyetik alanlar, hamilelik ve emzikli dönemde kullanılan kimyasal saç boyaları kanser riski yaratır.

3- BESLENME: Kanser riskini azaltan en önemli beslenme tarzı anne sütü ile beslenmedir. Fast food’lardan, gazlı ve hazır içeceklerden kaçınmak da kanserlerin yaklaşık üçte birinden sorumlu olan önemli bir riski azaltmaktadır. Özellikle çocukları cezbeden ancak hiç de sağlıklı olmayan yüksek kalorili atıştırma amaçlı yiyeceklerden çocuklarımızı uzak tutmalıyız. Böylece hem farkında olmadan aldıkları kanserojenleri uzaklaştırmış, hem de onları obeziteden korumuş oluruz. ‘Na-benzoat’ ve ‘askorbik asit’ içeren hazır içecekler de zararlıdır. Ayrıca cocuklarınıza aşırı tadlandırıcı içeren diyet ürünler vermeyin.

4- FİZİKSEL AKTİVİTE: Erken yaşta başlanan uygun fiziksel aktivite ve düzenli spor, yaşam boyu sağlıklı bir vücut için gereklidir. Fiziksel aktivitenin yaşamımızın bir parçası haline getirilmesi tüm yaşam boyu kanser riskini ciddi şekilde azaltır. Bu azaltıcı etki; hem obeziteyi önlemesi, hem de doku oksijenlenmesini artırması sayesinde oluşur.

5- GENETİK YATKINLIK: Kanserlerin yüzde 5 ila 10’unun genetik kökenli olduğunu ve genetik yapımızın riskimizi artırdığını bilin. Ailenizde kanser varsa; yatkınlık söz konusu olabileceğinden, çocuklarınız için oluşabilecek risklerden uzaklaşmak çok daha fazla önem taşır. Özellikle ailenizdeki kanser vakalarını aile doktorunuza danışarak, erken tarama ve kontrol programlarına nasıl başlanacağı hakkında bilgi edinmelisiniz.

6- BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ VE AŞILAR: Menenjit aşısı olan çocukların daha az lösemiye yakalandığı bilinmektedir. Birçok aşı, bağışıklık sistemini erkenden uyararak olgunlaşmasına yardım eder ve kanser oluşumuna karşı bağışıklık sisteminin bilinçlenmesine yardımcı olur. Hepatit B aşısı karaciğerin özel kanserlerini engeller. Bu nedenle çocuklarımızın aşılarını düzenli şekilde yaptırmanız önemlidir.

7- GÜNEŞ VE MANYETİK ALANLAR: Güneş ışını ve elektromanyetik alanlar, Dünya Kanser Kontrol Ajansı tarafından muhtemel kanserojenlerden sayılıyor. Hamilelik döneminde ve doğum sonrası emzirme döneminde; solaryum ve bağlantısız internet erişimlerinden ve cep telefonundan kaçınılmasında, evde ergenlik döneminde ya da çocuk yaşta biri varsa kablosuz bağlantıların tercih edilmemesinde fayda vardır.

8- RADYASYONDAN KORUNMA: Yaşam boyu radyasyonla karşılaşıyoruz. Riskleri en aza indirmek için gereksiz film ve CT (bilgisayar tomografisi) çektirmemekte fayda var. Doktor önermedikçe çocuğa, tekrar tekrar kontrol amaçlı röntgen çektirmek doğru değildir.

9- RUTİN KONTROLLER: Her yaşa uygun doktor kontrolleri, idrar ve kan testleri çocuğunuzun sağlığı için olmazsa olmazdır.

10- KANSERİN EN ÖNEMLİ 10 BELİRTİSİNİ ÖĞRENİN:

* Lenf düğümlerinde ve vücudun başka bölgelerinde şişlik ya da sertlik.
* İki ayı geçen tedaviye dirençli, tekrarlayan ve nedeni bir türlü bulunamayan öksürük.
* Düzelmeyen yara ile hızla şekli ve rengi değişen ben.
* Açıklanamayan yorgunluk, halsizlik ve uzun süren gece ateşlenmeleri ile terlemeleri.
* Hızlı kilo kaybı ve iştahsızlık.
* Dışkılama alışkanlıklarında değişiklik, düzelmeyen ishal ve kabızlık.
* Kanlı idrar.
* Ciltte veya vücudun başka bir yerinde nedensiz kanama.
* Yutma güçlüğü.
* Solukluk.
* Boyunda bir tarafta eğrilik.

SABAH

Bu yazı toplamda 1872, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

Share

Derbide muhtemel 11’ler

Yazar admin | 08.12.2007 | Kategori Spor

Turkcell Süper Lig’in 15. haftası yarın dev bir maça sahne olacak.

Ezeli rakipler Fenerbahçe ile Galatasaray, derbi maçta Kadıköy’de karşı karşıya gelecek.

Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı’nda saat 19.00’da başlayacak ve Digitürk Lig TV’den naklen yayınlanacak maçı, hakem Fırat Aydınus yönetecek. Aydınus’un yardımcılıklarını Serkan Ok ile Tarık Ongun yapacak. Dev maçın 4. hakemi ise Halis Özkahya.

Karşılaşmada ayrıca, hakem gözlemcileri olarak Sabri Çelik ile Mevlüt Güzel, federasyon temsilcileri olarak da Haluk Gözen, Orhan Kaya Tok ve Necati Özkuşçu görev yapacak.

FENERBAHÇE

Fenerbahçe’de, Galatasaray maçı öncesinde cezalı futbolcu bulunmuyor.

Bir süredir sakatlığı bulunan Deniz dün, soğuk algınlığı geçiren Vederson ise 5 Aralık Çarşamba gününden itibaren basına kapalı idmanlarda takımla çalışmalara başladı. Teknik direktör Zico’nun derbi maçta Selçuk-Deniz, Uğur-Vederson arasında bir tercih yapması bekleniyor.

Sarı-lacivertlilerde sakatlıkları bulunan Tümer, kaleci Serdar ile Gürhan yarınki maçta kadroda yer almayacak.

-MUHTEMEL 11-

Fenerbahçe’nin şu 11 ile derbi maça çıkması bekleniyor:
Volkan Demirel, Gökhan, Lugano, Edu, Roberto Carlos, Deivid, Aurelio, Selçuk (Deniz), Uğur (Vederson), Alex, Semih.

Fenerbahçe, bu akşam yapacağı antrenmanla derbi maçın hazırlıklarını tamamlayacak.

-LUGANO VE KEZMAN KART SINIRINDA-

Fenerbahçe’de derbi maçta Lugano ve Kezman sarı kart sınırında bulunuyor.

İki futbolcu da yarın yapılacak derbi maçta sarı kart görürse, 16. haftada Gençlerbirliği ile yapılacak lig maçında forma giyemeyecek.

GALATASARAY

Galatasaray’da, Fenerbahçe derbisinde İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçında kırmızı kart gören Hasan Şaş forma giyemeyecek.

Sarı-kırmızılı ekipte, sakatlığı süren Lincoln’ün durumu kesinlik kazanmazken, Linderoth, Okan ve Carrusca forma giyemeyecek. Sakatlığı ile ilgili sıkıntıları süren Ayhan’ın da maçta oynamaması bekleniyor.

-MUHTEMEL 11-

Galatasaray’ın Fenerbahçe maçına Orkun, Uğur, Song, Servet, Hakan Balta, Sabri, Barış, Mehmet Topal, Arda, Serkan ve Hakan Şükür (Ümit) 11’iyle çıkması bekleniyor.

Galatasaray’da sarı kart ceza sınırında bulunan Song, maçta sarı kart görmesi durumunda, 16. haftada oynanacak Sivasspor maçında forma giyemeyecek.

Fenerbahçe maçının hazırlıklarını tamamlayan ”Cim bom”, karşılaşma için bu akşam Florya Metin Oktay Tesisleri’nde kampa girecek.

AA

Bu yazı toplamda 4733, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

Share

Rus halkının Putin’e taktığı ilginç isim

Yazar admin | 08.12.2007 | Kategori Dünya

Rus halkı ekonomik büyüme sağlayan, siyasi istikrar getiren liderleri Putin’i nasıl tanımlayacağına karar verdi. İşte Putin’in yeni lakabı…

Rus halkı ekonomik büyüme sağlayan, siyasi istikrar getiren ve uluslararası arenada ülkeyi eski günlerine taşıyan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i nasıl tanımlayacağını karar verdi.

Politikacıların ‘milli şef’ yapalım, ölünceye kadar ülkeyi yönetsin teklifleri daha icraya konmadan, kendilerini ‘ayılar’ olarak tanımlayan Kremlin yanlısı bir gençlik hareketi de Rusya liderini ‘baş ayı’ ilan etti.

Rusya’nın ulusal sembolü ve Birleşik Rusya’nın da parti amblemi olan ‘ayı’ Rusya’da kahramanlık, dürüstlük ve cesaret sıfatlarının karşılığı olarak kullanılıyor. Ria Novosti haber ajansının geçtiği habere göre sayıları binlerle ifade edilen grup ellerinde oyuncak ayılarla Avrupa Birliği Moskova temsilciliği karşısında gerçekleşen ‘Bizimkiler’ (Naşi) grubunun Putin’e destek yürüyüşünde yer alarak Rusya liderini ‘baş ayı’ olarak seçtiklerini açıkladı.

‘Ayılar’ hareketinin lideri Julia Zimova konu ile ilgili yaptığı açıklamada, “Viladimir Putin artık Rusya’nın ‘baş ayısı’dır. O bizim liderimizdir, öğretmenimizdir.” dedi. Zimova Putin’in birinci sıra aday olduğu ve seçimlerden büyük bir zaferle çıktığı ‘Birleşik Rusya’nın da sembolinin ayı olmasından esinlendiklerini açıkladı. Genç grup daha çok 10-15 yaş arası okul çocuklarından oluşuyor. Rusya’nın 20’den fazla bölgesinde örgütlenen grubun 3 binden fazla üyesi bulunuyor. ‘Ayılar’ hareketinin yerel yönetimler ve sivil örgütler tarafından desteklendiği kaydediliyor.

Ria Novosti haber ajansından Sergey Elkina’nın çizdiği baş ayı Putin karikatürü de Rusya da günün konusu oldu.

Bu yazı toplamda 2465, bugün ise 1 kez görüntülenmiş

Share