cnc, istanbul, torna, işleme merkezi


“Amerika beni yut, bana huzur ver”

Yazar jawscod2 | 25.04.2008 | Kategori Kültür - Sanat


Berrin Karakaş’ın haberi

Kamer Genç’e saldıran Meclis öfkesi, başbakanımızın ani öfke krizcikleri, üçüncü sayfalarımızın koyu kırmızı renkleri ve daha niceleri arasında, doyum olmadı romanın efendisi Salman Rüşdi ve gecikmiş ‘Öfke’sine

Bol öfkeli bir cumartesi trafiği içinde, Sir Ahmed Salman Rüşdi’nin çok öncelerde çevrilmesi gerekirken, nisan itibariyle dilimize kazandırılmış 2001 tarihli eseri (elâlem son roman ‘Floransa Büyücüsü’ ile uğraşadursun) ‘Öfke’ elimde, Yeşilköy-Taksim minibüsünde, ‘öfkelendim de duruldum’ seferindeyim. Cuma gecesi kitap sonuna dayanmış, nedense finali bu sefere kalmış. Sebebi, yolculuk başlayınca anlaşılmış.


‘Öfke’nin baş karakteri, küçük Amerikalığımızın ispatı bir küçük hanım, bir diğer arkadaşına nasip olmamış yakışıklı gençle buluşmasını anlatıyor telefonda ballandıra ballandıra, kelimeleri yaya yaya. Yanında, Aksaray’da inecek bir Rus hanım, ana dilinde, bilinmez kime, bir şeyler anlatıyor. Minibüsün şoförü patlıyor sonunda yanında oturana; “Abla ya, sen sabahtan beri nası okuyon da anlıyon o kitabı. Saygıdan ben radyoyu kıstım ama…” deyip, arkasında oturan Küçük Amerika vatandaşını işaret ediyor. “Önemli değil, kitap da onlardan bahsediyor zaten” diyor kitap okuyan da, minibüs şoförü anılarına dalınca, kitap kapanıyor: “Bak abla, ben kulaklıkla konuşurum telefonda. O da acil durumlarda. Geçen gün karım hasta, aradı. Arkadan bir ukala, ‘Kenara çek öyle konuş’ diye bağırdı. 3 lira 600 kuruşa satın aldı sanki bizi. Karım da psikopattır ha. Psikopat dediysem, gerekli cevabı verir.” Bıçkın minibüsçünün, “Hooppp beybaba nası vurcam diye mi merak ettin, gazla gazla!!!” bağırtısıyla minibüste kopuyor patırtı. Küçük Amerika vatandaşı bile telefonu kapattı. Rüşdi Bey özet yaptı: “Hayat öfkedir. Cinsel, ödipal, siyasi, sihirli, hayvanca öfke bizi en yüksek doruklarımıza çıkarır ve en bayağı derinliklerimize indirir.” Peki ‘Öfke’ kitabındaki New York ‘delisi’ Profesör Malik Solonka’nın ‘Öfke’si niyedir, kimedir, kimleredir? devamı »

Bu yazı toplamda 1231, bugün ise 2 kez görüntülenmiş

Share

Nuri Bilge Ceylan Altın Palmiye için yarışacak

Yazar jawscod2 | 25.04.2008 | Kategori Kültür - Sanat

61. Cannes Film Festivalinde yarışacak 20 film, bugün düzenlenen basın toplantısıyla açıklandı.

Yönetmen Nuri Bilge Ceylan’ın “Üç Maymun” adlı filmi, Altın Palmiye için
yarışacak filmler arasında açıklandı.

Festivalin jüri başkanlığını Amerikalı yönetmen Sean Penn yapacak.

Fransız yönetmenlerden Arnaud Desplechin “Un conte de Noël”, Philippe
Garrel “La frontière de l’aube”, adlı filmlerle festivalde yarışacak.

Amerikalı yönetmen Clint Eastwood “The Changeling”, 1989 yılındaki Altın
Palmiye ödülünün sahibi Amerikalı yönetmen Steven Soderbergh ise”Che”
adlı filmle yarışmaya katılacak.
devamı »

Bu yazı toplamda 1087, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

Share

“Peşmerge kızı” oldu

Yazar jawscod2 | 23.04.2008 | Kategori Kültür - Sanat

Kuzey Irak’ta Saddam Hüseyin döneminde bir peşmerge köyüne yapılan baskıları ve işkenceleri yansıtan Sadamın Askerleri Kara Güneş adlı filmin başrol oyuncularından manken Tuğba Özay, yeşil çama ilk adımını atıyor.

Malatya’da çekimleri devam eden filmin setine gelen Özay, kamera karşısına çıktı.Yapımcılığını ve Yönetmenliğini Rüzgar Gani Şavata’nın yaptığı Saddam’ın Askerleri filminde Yalçın Dümer ve Güzgar Gana Şavata ile birlikte başrol oynayan manken Tuğba Özay, filimde rol gereği Zine adlı bir peşmerge kızını oynuyor.

Tuğba Özoy, “Bu benim ilk sinema filmim. Bugünü kadar bir çok dizi filmde başrol oynadım, yada baş rol paylaştım. Bir çok tiyatro oyununda rol oynadım. Sinema benim hayatımda ilk kez oluyor. Daha önce bir çok kez teklifler gelmişti. Hiç kısmet olmadı. Ya projede anlaşamadık, ya benim çok istediğim bir proje oldu, ama bütçede anlaşamadık. Yada programın yoğunluğundan zamanlama uymadı. Kısmet bugüneymiş. Çok güzel bir proje olacağına inanıyorum. Çok heyecanlıyım. Çok genç oyuncular var. Bence bu çok daha iyi. Ben bu projenin ile açıkçası senama severlerce beğenileceğini umuyorum” dedi.
devamı »

Bu yazı toplamda 1312, bugün ise 2 kez görüntülenmiş

Share

Fransa’da İngilizce krizi

Yazar jawscod2 | 18.04.2008 | Kategori Kültür - Sanat

24 Mayıs’ta Belgrad’da düzenlenecek Eurovision Şarkı Yarışması’nda Fransa’yı temsil edecek olan şarkıcı Sebastien Tellier, parçasını İngilizce söyleyeceğini açıklayınca Fransız kamuoyundan büyük tepki topladı. İngiliz-Amerikan kültürüne karşı son derece tepkili olan Fransızlar, bu yıl Eurovision’da Fransa’yı temsil edecek olan pop şarkıcısı Sebastien Tellier’in yarışmaya ‘Divine’ (İlahi) adlı İngilizce parçayla katılacağını açıklaması, ülkede tartışma yarattı. Tellier, “Bu yıl yarışmacıların yarısı parçalarını İngilizce seslendirecek ve ben Fransızca söylersem şansım çok azalmış olur” diye konuştu. Sivil toplum örgütleri ise “anadile saygı” protestosunda bulunurken, konu Fransız parlamentosuna taşındı. 52 yıllık Eurovision tarihinde ilk kez İngilizce bir parçayla temsil edilecek olan Fransızlarsa, Tellier’e ateş püskürüyor.

Bu yazı toplamda 1161, bugün ise 4 kez görüntülenmiş

Share

Kaşıkçı Elması çöpten çıkmış

Yazar jawscod2 | 18.04.2008 | Kategori Kültür - Sanat

Eminönü, 2700 yıllık tarihi boyunca Roma, Bizans ve Osmanlı gibi üç büyük imparatorluğun merkezi olan bir dünya başkenti. Eminönü belediyesi de bu müstesna yerin ülkeye ve dünyaya tanıtımı için Payitaht-ı Zemin: Eminönü kitabını yayınladı. Prof. Dr. İlber Ortaylı, Prof. Dr. Vahdettin Engin ve Yrd. Doç. Dr. Erhan Afyoncu’nun kaleme aldığı kitap, iki yılda hazırlanmış.Bizans’ın da merkezi olan Eminönü’nde Fatih İstanbul’u fethetmeden önce Türk ve Müsüman toplulukları da yaşarmış.

devamı »

Bu yazı toplamda 1177, bugün ise 2 kez görüntülenmiş

Share

İstanbul’da yer yerinden oynayacak

Yazar jawscod2 | 18.04.2008 | Kategori Kültür - Sanat

Rachael Starr ile 360 İstanbul’da

Dünyanın en ünlü bayan DJ ve vokalisti olarak tanınan Rachael Starr, elektronik ve dans müziğinde kısa zamanda tüm gözleri kendine çevirdi. Türkiye dahil tüm dünya listelerinde “Till There Was You” isimli şarkısıyla uzun süre zirvede kalan Rachael’in parçaları dünyanın en iyi kulüplerinde, en iyi DJ’ler tarafından çalınıyor. 25 Nisan Cuma günü ise Rachael Starr, canlı vokal ve DJ performansı sergileyeceği 360 İstanbul’daki özel gecede hayranları ile buluşacak. Üstelik yabancı sanatçılardan oluşan muhteşem bir ekip ile 360 İstanbul’da yer yerinden oynayacak!

devamı »

Bu yazı toplamda 1158, bugün ise 2 kez görüntülenmiş

Share

İspanyol ressam Miro’nun eserleri İstanbul’da

Yazar jawscod2 | 14.04.2008 | Kategori Kültür - Sanat

Dünyaca ünlü İspanyol kübist ressam Joan Miro’nun baskı, resim ve heykellerinden oluşan sergi, 3 Mayıs 2008 tarihinde Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi’nde açılacak.

Konuya ilişkin yapılan yazılı açıklamaya göre, dünya sanatının büyük ismi, İspanyol sanatçı Joan Miro’nun 120 eserinin yer aldığı sergi, 3 Mayıs-31 Ağustos 2008 tarihleri arasında İstanbullu sanatseverlerle buluşacak.

Fransa’nın çağdaş sanat alanındaki ilk özel vakfı olan Maeght Vakfı’nın iş birliğiyle düzenlenecek ve seçme yapıtlardan oluşacak sergide, Miro’nun ”İstanbul’da Defile” adlı tablosu da yer alacak.

devamı »

Bu yazı toplamda 1497, bugün ise 0 kez görüntülenmiş

Share

16 şehirden 16 kadın

Yazar jawscod2 | 14.04.2008 | Kategori Kültür - Sanat

Murathan Mungan’ın 16 kentte geçen, 16 hikâyeden oluşan yeni kitabı Kadından Kentler raflarda yerini aldı. Mungan’la kitabının kapağının altına saklanmış, okunmayı bekleyen Türkiye’yi ve kadınları konuştuk..

Murathan Mungan’ın ‘bereketli’ üretiminin baharı, Metis Kitap tarafından basılan roman lezzetindeki hikâye demeti Kadından Kentler ile yeni meyvesini verdi. Mungan’ın muhtemelen bundan sonra çıkacak olan yeni kitabı Şairin Romanı ise başka bir gezegende geçiyor olacak. Kendisi, orada teknolojinin bulunmadığı, tüm kahramanlarının şair olduğu bir uygarlığı anlatacak. Oyun yazarı Murathan Mungan’ın Mezopotamya Üçlemesi’nin son halkası, Geyikler Lanetler projesi, 22 Mayıs’ta Riccardo Sottili rejisi ile 16. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali’nde perde açacak. Edip Mungan’ın Çador romanı ise, bir ay sonra Fransa’daki raflara yerleşecek. Kadından Kentler, okurlarını Türkiye’nin 16 kentinden kâh geçip, kâh konaklatarak, onlarca kadının yazgısıyla buluşturan yoğun, akıcı bir duygu trafiğine sokuyor. Mungan’la, ‘insanın kalbine dokunsun’ istediği kitabının kapağı altında usulca saklanmış, okunmayı bekleyen Türkiye’yi ve bu toprakların kadınlarını konuştuk.

devamı »

Bu yazı toplamda 1542, bugün ise 3 kez görüntülenmiş

Share

Ecevit’in adı şiir yarışmasında yaşayacak

Yazar jawscod2 | 12.04.2008 | Kategori Kültür - Sanat

DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, siyaset ve devlet adamı Bülent Ecevit adına ve anısına bir şiir yarışması düzenlediklerini bildirdi.

DSP tarafından düzenlenen “Bülent Ecevit Şiir Yarışması”, The Marmara
Oteli’nde gerçekleştirilen basın toplantısıyla tanıtıldı. Toplantıda
konuşan Sezer, Bülent Ecevit adına bir şiir yarışması başlatmanın gurur
verici olduğunu söyledi.

“Siyaset ve devlet adamı Bülent Ecevit adına ve anısına bir şiir
yarışması düzenledik” diyen Sezer, yarışmayı gelenekselleştirmeyi
umduklarını ve ayrıca sadece şiir değil, gazetecilik, siyaset ve sanatın
diğer alanlarında da gerçekleştirmeyi düşündüklerini kaydetti.
Sezer, Bülent Ecevit isminin sadece siyasetle değil, Türkiye’nin kültür
ve sanatıyla da değerlendirilmesi gerektiğini dile getirerek, Bülent
Ecevit’in “Her siyaset adamının siyasetten başka bir dünyası
olmalıdır” sözüne de atıfta bulundu.
Kültür ve sanatın “en etkili siyaset” olduğunu ifade eden Zeki Sezer,
kültür ve sanatın korunması ve geliştirilmesinin, cumhuriyet ve çoğulcu
demokratik yaşamın korunmasıyla ilgili olduğunu söyledi.
Sezer, parti olarak bir Kültür Sanat Merkezi kurduklarını anımsatarak,
“Cumhuriyetin öncelik verdiği kültür ve eğitim siyasetine sahip çıkma
mücadelesi veriyoruz. Çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmak ve onun üstüne
çıkmak Atatürk’ün de tanımladığı gibi ’Ulusal kültürümüzü korumak,
geliştirmek ve çağdaşlaştırmakla’ olanaklıdır” dedi.

devamı »

Bu yazı toplamda 1885, bugün ise 3 kez görüntülenmiş

Share

Önce Müslümanız sonra eşcinsel

Yazar jawscod2 | 12.04.2008 | Kategori Kültür - Sanat

İslam’ın gölgesinde yaşayan gay ve lezbiyenlerin yaşamlarını anlatan Aşk İçin Cihad filminin yönetmeni Parvez Sharma filminin İslam’a karşı değil, İslam’ı anlayan ve koruyan bir film olduğunu söylüyor..

Parvez Sharma, Hindistan’da doğan ve yaşamının son sekiz yılını ABD’de geçiren bir yönetmen. Kendisini ‘gay’ ve Müslüman olarak tanımlıyor. 2002 yılında başladığı ve altı yılda bitirdiği belgesel filmi Aşk İçin Cihad: İmanınız Sizi Gerçekten Öldürebilir Mi’yi 12 ülkede ve dokuz ayrı dilde çekti. Müslüman ülkelerde yaşayan gay ve lezbiyenlerin gerçek yaşam öykülerinden oluşan filmde Sharma, eşcinsel kimliğine rağmen İslam dinini terk etmeyen kişilerle konuştu. 11 Eylül’den sonra bu filmi çekmeye karar verdiğini söyleyen Sharma filmi çekme nedenini anlatırken, “Usame bin Ladin yerine gay ve lezbiyen Müslümanların İslam dini adına konuşması gerektiğine inanıyorum,” diyor. Güney Afrikalı bir imam olan eşcinsel Muhsin, Mısırlı Mazen, Faslı Abdullah, Sana ve Meryem, İranlı Amir, Arsham, Payam ve Moctaba, Hindistanlı Kasım ve Ahsan ile Türkiyeli Ferda ve Kıymet’in yaşamlarının tanıklığını yapan Parvez Sharma film aracılığıyla şunu söylüyor: “İslam onun adına konuşanların değil, gerçek inananların dinidir.” Film vesilesiyle İstanbul’da uluslararası bir konferans düzenlemek isteyen Sharma, daha sonra da Bollywood tarzı bir Müslüman müzikali yapmak istiyor. İstanbul Film Festivali nedeniyle İstanbul’da olan yönetmenle buluştuk ve ondan filminin öyküsünü dinledik.

devamı »

Bu yazı toplamda 8834, bugün ise 5 kez görüntülenmiş

Share